Mesleğimin
niteliklerinden ve vakit içinde vuku bulan çeşitli vakalardan mütevellit, nevi
şahsına münhasır bir ruh haleti içindeyim epeyce vakittir.
Böyle bir
vaziyette iken dost meclisimizin daimi azası “Tacsizece” için can-ı gönülden
bir iki kelam etmek istedim.
Esasında onun için bilcümle izahlar kifayetsiz
ka… Şaka şaka böyle devam etmeyeceğim tabiî ki. Zaten dilime
yapışan bu eski kelimeleri, -biraz da bunları kullanırken karşı tarafın şaşkın
ama anlamadığını çaktırmama çabaları içindeki yüz ifadesinden yeterince zevk
aldığımdan- iş hayatında yeterince
kullanıyorum.
Şimdi sizlere
uzun zamandır inceleme fırsatı bulduğum bazılarımızın sık sık bir arada
bulunduğu ve hatta bu yazıyı okuyanların bile gruba mensup olabileceği bir kaç insan
türünden! bahsedeceğim. Ne ukela (ukaladan daha sevimli) kız hemen bizi
sınıflara ayırmış dememenizi umarak başlıyorum.
İlk tür
İlk tür
·
“Kimsesizler”
Evet efendim bu
kişiler cinsiyet itibariyle değişik özellikler gösterseler de esas itibariyle
benzerdirler. Halk arasında erkek olanı “çapkın, hovarda, cool vs.” kız olanı
“özgür, bağımsız, ‘eğlenceli’ vs.” diye
adlandırılır. Ciddi birliktelik aramazlar. Kazara düzgün bir türle
yakınlaşsalar hemen bir falso alarak “Öhöm önce birbirimizi tanıyalım Leyla” ya
da mesela “Ciddi bir ilişkiye hazır değilim Leyla, 387 senelik çok kötü bir
ilişkiden çıktım” gibi bu türe yeni
entegre olanın klişeliğiyle yabancı diğer türü püskürtürler.
Bunların bir de
bir takım avm lerde kahve içerken ya da en az üç hemcinsin bir araya geldiği
herhangi bir yerde sohbet edenleri vardır. Yanlarına yaklaşırsanız benzer
cümleler söylediklerini duyarsınız “Aman şekerim bu devirde düzgün adam gibi
adam yok ki” ya da “Hasan tam ana kuzusu bunla olmaz kızım” “Kızlar çocuğun peşini
bırakmıyor ki yoksa beni aldatmaz” “Evlenip kimsenin kahrını çekemem, gönlümce
gezer eğlenirim neme lazım” gibi.
Dilediğince harcayacak
ölçüde para kazanmak bir süreden sonra bünyede farklı etkiler yaratır. Harcıyorum
çünkü ben kazanıyorum, aileme hesap vermem çünkü ben kazanıyorum, aldatıyorum
çünkü seçenek çok, bencilim çünkü ben
öyle istiyorum….gibi.
Bu bahaneler böyle
uzayıp giderken yanına yaklaşanları, yürüdüğü “çiçekli” yolun sağına ve soluna itelerken
hatta bazılarını kovmaktan beter ederken, ileride “çiçeklerin” solmaya
başladığını, ara ara “dikenlerin” ayağına batacağını hatta kanatacağını belki yolun
sonunda gözüken “ışığa” tek başına gitmekten korkacağını hiç düşünmez “Kimsesizler”…
Siz onlardan
uzak durun, onları sevmeyin, onlara bağlanmayın ki üzülmeyesiniz.
İkinci tür
·
“Sevgilim
benim ilahım”
Ay benim en
sevdiğim türdür bunlar. Erkek ya da kız olması bu türde de pek farklılık
göstermez ama kız olanları sayıca çoktur. Anlattıkları saatlerce sürse de
aklınıza sokmak istedikleri düşünce şundan ibarettir:
“Benim bir
sevgilim var aman bir görseniz Kıvanç kadar yakışıklı , Bill (Gates) kadar zengin , Sakıp (Sabancı) kadar alçakgönüllü
ve yardımsever, Cem Yılmaz kadar komik, biz öyle büyük bir aşk hikâyesinin
kahramanlarıyız ki inanılmaz yakışıyoruz Gizem ve Hakan halt etmiş yanımızda o
kadar yani, beni de bir seviyor ki sanarsın
Fatmagül’ de ki Kerim! ”
Hani hayal etmeye
kalksan, hayal bile edemeyeceğin bir şey canlanır gözünde. Bir süre sonra
gözlerini kısarak karşındakini baştan aşağı süzmeye başlar güzel olup
olmadığını, giyimini kuşamını, eğitimini, kültürünü falan sorgulamaya başlayıp :
– O çocuğu bu
nasıl buldu yaa! İnsanda çirkin bahtı olsun! Şeklinde bir yargıya bile
ulaşırsın.
Fakat bu tür
insanının anlattığı ile gerçek arasında öyle bir fark olur ki sen kendini ve
karşındakini sorgulamayı bırakıp haline şükredersin… Büyük aşkları,
yakışıklı/güzel sevgilileri onların olsun der bulundukları ortamdan gönül
rahatlığıyla uzaklaşırsın.
Türler konusu
burada bitmedi, devamı gelecektir…
Şimdi herkese
pislik (aslında başka bir şey yazardım ama Tacsizecemiz kibar bir blog olmasını
isteyebilir o yüzden o üç harfli başı b ortası o falan olan o kelimeyi
yazmıyorum) attın sen mükemmel misin diyebilirsiniz.
Evet öyleyim! :) Tacsiz Ece’m de öyle,
Mel de, Dilşov da öyle benim sevdiğim herkes de öyle :)
Attığın her
adım güzellikler getirsin güzel arkadaşım, ihtiyaç duyduğun her an yanındayım.
Elif ERTOK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder